Samsunspor

25 Eylül 2011 Pazar

Orduspor 0-0 Samsunspor


  Samsunspor, Spor Toto Süper Lig'deki dördüncü maçı olan Orduspor karşılaşmasına 5 eksikle çıktı. Bunlar cezalı olan Ahmet Şahin ve Pal Lazar ile sakat olan Yenal Tuncer, Selim Teber ve Ekigho idi. Teknik direktör Petkovic, sağ bekte Lazar'ın yerine Kemal'e görev verdi. Asli yeri stoper olan Kemal, Petkovic'in hazırlık döneminde onu sürekli sağ bekte oynatmasının yararını görmüş, bir hayli iyiydi maçta hiç sırıtmadı. Kemal'i sağa çekince stoperde olan boşluğu Akaki Khubutia ile doldurdu. Selim Teber'in yokluğunda ise Anıl Dilaver ilk 11'de başladı. Samsuspor maça 4-5-1 taktiği ile başladı.

İlk onbirimizin dizilişi şu şekildeydi: 


 Öncelikle kaptanlık konusuna değinmek gerek. Geçen hafta Selim Teber'in ve bu hafta Mustafa Sarp'ın Samsunspor takımının kaptanı olarak sahaya çıkmaları ne kadar doğru ? Yeni transfer edilmiş tecrübeli iki isim de takım kaptanı olabilir tabi fakat geçen yıl takımın 2. kaptanı olan ve 3 yıldır Samsunspor formasını terleten Murat Yıldırım'dan pazuband neden alınıyor ? Samsunspor kaptanı olarak bu kadar kolay mı ki yeni transferlere hemen kaptanlık veriliyor ?

Neyse maça dönelim; maçın ilk yarısında çok çok etkisiz bir Samsunspor vardı. Orduspor neredeyse tek kale maç oynadı. Samsunspor'un kaleye tek bir şutu bile olmadı. Ligin dördüncü maçı dahil tüm maçlarda bir devre iyi bir devre kötü oynamak gibi saçma bir hastalığa yakalandı takım. Nedendir bilinmez ama bir devre dökülüyorlar diğer devre kaplan kesiliyorlar. Nasıl iştir anlamadım ? İlk yarı Orduspor'un hücum oyuncularına iki tane %100lük gol pozisyonu hazırlayan Gürcü stoper Akaki Khubutia'ya ne demeli peki ? Türkiye kariyerindeki ilk maçı hiçte iyi geçmedi maalesef. İkinci yarı oyundan alınmasını bekliyordum açıkcası. Petkovic nedense Adem Alkaşi'yi bir türlü oynatmıyor. Adem sağ bekte Kemal'de stoperde oynasaydı bu kadar Orduspor baskı kuramazdı. Kemal asıl yeri olmamasına rağmen çok iyi performans sergiledi ilk yarı hatta çoğu kez Akaki'ye yardıma koştu, onun boşluğunu doldurdu. Hücumda ise tek kalan bir Bance izledik ilk yarı. Nedendir bilinmez ama takımın iki kanat oyuncusu Anıl Dilaver ve Dominquez, Bance'ye bir türlü yardıma gitmiyorlar. Petkovic birkaç kere kanat değiştirmesine rağmen yine de hiçbir varlık gösteremedi ikiside İlk yarının tek pozisyonu Murat Yıldırım'ın harika pasında Bance topu kontrol edemedi ve kaleci Fornezzi topa sahip oldu.

İkinci yarıya geldiğimizde ise teknik direktör Petkovic, Anıl Dilaver'i çıkarıp yerine Bülent Kocabey'i alarak oyuna başladı. Fakat oyun yine ilk yarıdaki gibi devam ediyordu. Orta sahada kıran kırana bir mücadele oluyor fakat bir türlü Samsunspor kaleye gidemiyordu ve en sonunda 60. dakikada Petkovic oyuna Zenke'yi aldı. Fakat çıkan oyuncunun Murat Yıldırım olması çok yanlış bir karardı. Sahada gerçekten hiçbir şey yapmayan Dominquez'in neden ısrarla her maç 90 dakika forma giydiğini anlayamıyorum. Zenke oyuna girdikten sonra Samsunspor'umuzu hareketlendirdi. Zenke bu takımın oyuncusu ve bence yedek kalmamalı. Ekigho'nun yokluğunda kanatlardan yeterli desteği alamayan Bance tek kaldı, her hava topunu indiriyor fakat yardıma kanatlardan kimse gelmediğini için topu kaybediyordu. Zenke'nin girmesiyle ikili Orduspor'u zorlamaya başladı. Zira oyun hareketlendi. Bir Orduspor kalesinde bir Samsunspor kalesinde pozisyonlar olmaya başladı. Ergün Teber'in muhteşem ortasında Bance çok güzel indirdi topu fakat biraz önünden açınca kaleci Fornezzi açığı kapattı ve Bance'nin şutu tam üstüne geldi. Hemen akabinde Orduspor atağında ise Culio kaçan Stancu'ya çok iyi pas attı. fakat kaleci Ertuğrul'un muhteşem bir çıkışla topu uzaklaştırdı. 75. dakikada yapılan değişiklikte ise hucüm oyuncusu Savaş Yılmaz'ın oyuna girmesi ne kadar doğru bir hamleyse orta sahada Samsunspor'un patronu olan Fink'in çıkması bir o kadar hatalıydı. Oyunda hiçbir varlık gösteremeyen Dominquez neden alınmıyor anlamak mümkün değil ? Oyunda hiçbir şey yapmamasını geçtim, serbes vuruşları ve kornerleri bile çok etkisiz kullanıyor.  Bir diğer Samsunspor atağında ise Bance'nin başarısız rövaşata denemesinden sonra topu önünden bulan Bülent Kocabey bekletmeden çok sert vurdu. Fakat kaleci Fornezzi harika kurtardı Maçın son dakikasında ise Fatih Tekke'nin harika kafa vuruşunu muhteşem bir şekilde kurtaran genç kaleci Ertuğrul Taşkıran maçın tartışmasız adamı oldu ve bir puanı Samsunspor'a kazandıran isim oldu.

İlk dört haftayı 5 puanla kapatarak bu kötü takıma rağmen iyi sonuç demek pekala mümkün. Çünkü gerçekten her iki devre birbirinden alakasız oyun ortaya koyan bir ekip Samsunspor. Teknik direktör Petkovic şüphesiz güzel futbol izletmeye çalışıyor fakat yaptığı oyuncu seçimlerine baktığımızda ne yaptığını anlamak mümkün değil. Daha hazır olmayan bir Akaki'ye forma şansı vererek az daha iki gol yememize sebep olacaktı. Oysa tüm kamplarda yer alan Adem Alkaşi'nin nedem forma şansı bulamıyor ? Bugün kanatlarda çok çok kötü performans sergileyen Dominquez, Anıl Dilaver, Savaş Yılmaz yerine Dilaver Güçlü, Ufuk Bayraktar gibi isimler neden ilk 18'e bile giremiyor bunları sorgulamak lazım.

Bu oyunla bir puan aldığımız için mutlu olmak gerek. Önümüzde sahamızda oynayacağımız Manisaspor maçı var. Üstelik çarşamba-pazar maç maratonunda yorulan oyuncular için 1 hafta sonra maç oynamak dinlenmeleri adına iyi olacak. Artık 3 maçtır galibiyet yüzü göremeyen Samsunspor'un Manisaspor maçla artık bu hasrete son vermesi gerekiyor.

Ahmet Can Denizci 

22 Eylül 2011 Perşembe

Samsunspor 1-1 Trabzonspor

 Samsunspor, Spor Toto Süper Lig'deki üçüncü maçı olan Trabzonspor karşılaşmasına, cezalı olan kaleci Ahmet Şahin ve sakat olan Ekigho dışında Galatasaray maçındaki ilk onbirini bozmadı. Kaleye, genç kaleci Ertuğrul Taşkıran geçti. Ligin ilk maçında genelde 4-3-2-1 taktiğini oynatan Petkovic bu maça 4-4-2 sistemi ile başladı.

İlk onbirimizin dizilişi şu şekildeydi: 

 
Öncelikle şunu belirtmeliyim ki Samsunspor taraftarları bu maça çok özel bir kareografi hazırladılar. İstiklal Marşı sırasında maraton tribününe "Burası Her Yer Değil Şehr-i Samsun" yazılı çok büyük bir pankart açtılar ve ellerindeki kırmızı, beyaz, siyah kartonlarla harika bir görsel şov yaptılar. Bu kareografinin baş mimarı Engin Sever ve samsunspor.biz ekibini yürekten kutluyorum. Samsunspor ise tabiri caizse maça çok tutuk başladı. İlk yarıda tek etkili atağı Zenke'nin direkten dönen şutu ile sonuçlandı. Maç boyu Kemal Tokak'ı geçemeyen Burak Yılmaz ise Kemal'in Burak'ı tutmadığı tek anda golü bulararak takımını öne geçirdi. Ayrıca golle aynı dakika içerisinde Bance'yle kafa topuna çıkıp Bance'ye dirsek attı Trabzonsporlu bir oyuncu hakem devam ettirdi ve gol oldu.  İlk yarı Samsunspor taraftarları takımdan çok umutsuzdular. Zira takımın sağ kanadı Selim Teber adeta dökülüyordu. Vasatın altında performans sergileyen ve tam hücuma çıkacakken kaptırdığı toplarla rakibe kontra atak şansı sağlayan Selim'in performansını teknik direktör Petkovic'de görüp ikinci yarıda Selim'in yerine Murat Yıldırım'ı oyuna aldı. Bir diğer dökülen ise takımın sol kanadı Dominquez'di. İlk yarıda yaptığı tek önemli hareket attığı hızlı taç atışıyla Zenke'yi kaçıran ve sonucunda direkten dönen pozisyondu. Sanki maç içinde saklanıyor ve ayağına top gelmiyordu. Petkovic ikinci yarının ilerleyen dakikalarında onu da oyundan alıp yerine Bülen Kocabey'i soktu. Takımın iki kanadının adeta dökülüyor olması Samsunspor'un elini kolunu kilitliyordu.

İkinci yarıda Murat Yıldırım'ın girmesi ile mücadele gücümüz yükseldi ve orta sahada topa sahip olmaya başladık. Bu sefer orta sahada çok iyi mücadele ediyoruz, topa sahip oluyoruz fakat etkili atak geliştiremiyorduk. Sürekli rakibin yarı alanında olsakta bir türlü kaleye etkili şut çekemiyorduk. Bu dakikalarda belki de Samsunspor'un en iyisi ve en hırslı oyuncusu Zenke'nin çıkmasına hiç kimse anlam veremedi. Zenke'nin yerine Anıl Dilaver oyuna girdi. O da attığı çalımlarla yine çok etkiliydi fakat, bu çalım atma işinin de bir sınırı var. Tamam topa çok hakimsin, bileklerin çok kıvrak fakat birkaç oyuncu geçtikten sonra arkadaşına pas atacaksın yoksa kaybediyorsun topu, attığın çalımlarda bir işe yaramıyor!
İkinci yarıda Samsunspor daha baskılı oynuyordu. Bance'nin altıpastan auta attığı şut, tüm taraftarlara saç baş yoldurttu. Maçın kırılma anı kesinlikle Colman'ın direkten dönen şutu oldu. Maç 2-0 olacakken futbolun yıllardır değişmez felsefesi "atamayana atarlar" gerçekleşti ve Murat Yıldırım'ın içeriye doldruduğu topu Giray kafa vuruşuyla uzaklaştırmaya çalıştı. Fakat top Ergün Teber'in önüne geldi. Ergün  bekletmeden gelişine topa harika vurdu ve jeneriklere geçecek muhteşem bir gol attı. Golle birlikte Samsunspor taraftarları adeta çıldırdı. Stad inledi. Harika anlardı. Ergün belki de futbol hayatındaki en anlamlı golü attı o akşam.
Dominquez'in yerine giren Bülent Kocabey ise 13 dakika oynayabildi. Fakat çok etkili oynadı, takım oyuna çok katkı sağladı, son dakikalardaki baskılı oyunda ortasahadan taşıdığı toplarla etkisi fazlaydı. Dominquez ve Selim Teber'in vasat bile olmayan performanslarını izledikten sonra Bülent Kocabey'in formayı kapması süpriz olmaz. Ayrıca maçın diğer kötüsü Pal Lazar'dı. Samsunspor adeta sağ beki olmadan oynuyor maçlarda. Bir oyuncu bu kadar mı içeriye girmeye meraklıdır anlam veremiyorum. Çizgide bir dakika bile beklemeyen hep rakibin sol açığını kaçıran bir oyuncu oldu Lazar. Onun içinde tehlike çanları çalmaya başlıyor. Ahmet Şahin'in  kırmızı kart görmesiyle forma şansı bulan Ertuğrul nasıl çok iyi performans sergileyip Ahmet'in tahtını sallandırdıysa, Lazar'ın kırmızı kartıyla görmesiyle Adem Alkaşi'de Orduspor maçında bence çok iyi performans gösterecektir.



Ayrıca bir parantezde Samsunspor'un en yürekli taraftar grubu Şirinler'e açmak gerek. Gençlerbirliği'i maçında yapılan tezahüratlar nedeniyle faturanın sadece Şirinler grubundan 80 kişiye kesilmesi ve Şirinler grubununda kendisini feshetmesi ile son bulan olaylardan sonra Şirinler maça siyah tişörtleriyle gelip protesto yaptılar. Maç boyunca yönetime bir sürü tepki tezahüratı yapan Şirinler'e tüm Samsunspor taraftarlarının destek vermesiyle harika bir atmosfer oluştu. Gerçekten yapılan haksız muameleye tüm taraftarların birlik olarak tepki göstermesi herkese örnek olmalı.

Ligin ilk üç maçında futbolun üç ihtimalini de gören Samsunspor artık iki maçtır ara verdiği galibiyeti Orduspor maçıyla bulmalı. Pazar günü oynanacak maçta Ahmet Şahin'in aldığı iki maçlık ceza nedeniyle yine büyük ihtimalle kalede Ertuğrul olacak, Pal Lazar'ın cezası nedeniyle büyük ihtimalle sağ bekte Adem Alkaşi oynayacak. Ekigho'nun sakatlığı ne durumda hiçbir bilgi yok kulüpten bir açıklama yapılmadı. Selim Teber ve Dominquez'in bence artık dinlendirilmeleri gerekiyor. Dilaver Güçlü, Ufuk Bayraktar, Burak Çalık gibi futbolcular ilk onsekize giremezken vasatı bile aşamayan bu oyuncuların kadroda olması bence haksızlık.

Ahmet Can Denizci

18 Eylül 2011 Pazar

Galatasaray 3-1 Samsunspor

  Samsunspor, ligin ikinci maçına ilk maçta ki kadrodan sadece tek bir değişik ile başladı. Gençlerbirliği maçında iyi bir performans gösteren Murat Yıldırım'ın yerine rakibin eski oyuncusu ve geçen seneki başarısızlığın günah keçisi ilan edilen Mustafa Sarp ilk onbir de başladı.

İlk onbirimizin dizilişi şu şekildeydi:



Samsunspor ilk yarıda Gençlerbirliği maçındaki 4-3-2-1 dizilişinin aksine 4-5-1 taktiği ile oynadı. Kendi yarı sahasında rakibi bekleyen ve kontra ataklarla gol bulma gibi ilkel bir futbol anlayışı ile oynadı ilk yarı. Açıkcası Vladimir Petkovic'den hiç beklemediğim ve çok şaşırdığım bir taktikti bu. Neticesinde ilk yarı ne etkili bir atağımız oldu, ne de kaleye şutumuz. Yediğimiz gol ise yine bir duran top golü. Gençlerbirliği maçında yediğimiz 2 golünde duran toptan olduğunu hatırlarsak, bu sezon duran toplardan çok çekeceğimiz belli.

İkinci yarı farklı bir Samsunspor vardı. Bu sefer Gençlerbirliği maçındakinin aksine olumlu bir farklılıktı bu. 4-5-1 den 4-4-2 ye döndü Petkovic. İkinci yarı ayağa pas yapan ve atağı düşünmeye başlayan bir Samsunspor vardı. Neticesinde de hemen golü bulduk. Golü atanın Galatasaray'dan şutlanan ve taraftarın sürekli ıslıkladığı Mustafa Sarp olması ne kadar da manidar! Golden sonra Galatasaray tribünlerine koşup sus işareti yapması da çok anlamlıydı. İlk maçında iyi mücadele etti bence. Golden sonra işler yoluna girmeye başladı ve Samsunspor'un kendine güveni geldi. Galatasaray, Sercan'ın ve Elmander'in oyuna girmesiyle golün etkisini üzerinden attı ve iyi bir organizasyonla ikinci golü attılar. Ekigho'nun sakatlanmasıyla geçen senenin yıldızı Simon Zenke, bu sene hiç forma şansı bulamadığı için ilk kez Süper Lig'de mücadele etmenin hırsı ile oyuna girdi. Samsunspor'u yenilen gol durdurmadı. Yine oyuna ortak olmaya devam etti.

Fakat ne olduysa işte o an oldu. Kaleci Ahmet Şahin, kendisini durdurmak için bariz bir şekilde kollarını açarak kendisini engellemek isteyen Elmander'i itti. Hakem Kuddusi Müftüoğlu, penaltı düdüğünü çalarak, Ahmet Şahin'i oyundan attı. Sonrasında Samsunspor tamamen oyundan düştü. Kaleciyi engellemek iseyen Elmander'e sarı kart verilmesi gerekirken Ahmet Şahin'e kırmızı kart gösteren Kuddusi Müftüoğlu'na söyleyecek söz bulamıyorum.

Özellikle şu konuya da dikkat çekmek gerekiyor. Pal Lazar ve Ergün Teber çok çok kötü performans gösterdiler. Sağ ve sol bekin bu kadar kötü performans göstermesi çok düşündürücü.

Bu mağlubiyet bir an önce unutulmalı ve çarşamba günü oynanacak Trabzonspor maçına konsantre olunmalı. Samsunspor taraftarlarının muhteşem bir karaografi hazırladığı bu maçı izlemek çok keyifli olacak.

Ahmet Can Denizci

10 Eylül 2011 Cumartesi

Samsunspor 3-2 Gençlerbirliği


Samsunspor'umuzun 5 yıl aradan sonra Süper Lige galibiyetle dönmesi taraftar olarak bizleri çok sevindirdi. Öncelikle şuraya dikkat çekmemiz gerek, tüm hazırlık kampı ve hazırlık karşılaşmalarında oyuncularına 3-4-3 sisteminde oynatmaya çalışan ve başarısız olan teknik direktör Petkovic'in bu ısrarından vazgeçip sistemini 4-3-2-1 e döndürmesi.

İlk onbirimizin dizilişi şu şekildeydi:


Samsunspor ilk yarı ayağa pas yaparak sürekli oyunu kendisi yönlendirdi. Sadece 10. dakika çok tehlikeli bir kontratağa yakalanan Samsunspor onun dışında ilk yarıda kalesinde hiç tehlike yaşamadı. İlginçtir ki maçın yıldızları daha 1 hafta önce takıma katılan Michael Fink ve forvet Bance idi. Fink, üç golünde hazırlayıcısıydı. Basmadık yer bırakmayan, ortasahayı toparlayan takımı hücuma taşıyan isimdi. Samsunspor'un en yararlı transferlerinden biri kesinlikle ve bu sene formayı kaptırması zor görünüyor. Yeni forvet Bance ise, daha ilk maçında çok canlar yakacağının sinyalini verdi. Ahmet Şahin'in ve Samsunspor defansının ileriye çıkardığı tüm hava toplarını alarak hava hakimiyetinin ne kadar iyi olduğunu gösterdi. Yaptığı gol vuruşuyla da ne kadar iyi kumaşı olduğunu gösterdi. Zaten gelir gelmez geçen sezonun gol kralı Zenke'yi kesmesinin bir açıklaması olmalıydı. Ancak bu iki isim sezon başı hazırlıklarında bulunmadığından ikinci yarı haliyle oyundan biraz düştüler, kondisyon yüklemesi yaptıklarında bu ikili Samsunspor'u alır götürür. Maçın yıldızlarının değerlendirmesini geçtikten sonra şimdi tek tek diğer oyuncuların durumuna bakalım:
Ahmet Şahin, yediği iki goldede hatalıydı, son dakikalarda yaptığı hata ise çok pahalıya mal olabilirdi. Pal Lazar sağ tarafta çok iyi oynadı, hiç sırıtmadı. Oyunu ileriye taşıdı, savunmada yerinde müdahaleler yaptı. Ergün Teber, ilk dakikalarda biraz tutuk da olsa sonradan açıldı. Yenal'ın ameliyat geçirmesi sebebiyle ilk 11'de yer buldu fakat o da sırıtmadı, iyi oynadı. Kemal ve Bahia ise iyi görüntü verdiler. Gençlerbirliği hücum oyuncularına fazla şans tnaımadılar. Zaten Samsunspor'un yediği iki golde duran toptandı. Gelelim ortasahaya. Murat Yıldırım, çok iyi oynadı. Sürekli mücadele etti,  ön liberonun görevlerini eksiksiz yerine getirdi. Selim Teber, kuşkusuz ilk yarıdaki Samsunspor'da tek sırıtan oyuncuydu. Ne yazık ki Kayserispor'daki oyununu bir türlü gösteremedi geldiğinden beri. Hep pas hataları yaptı. Takım hücuma çıkarken kaptırdığı toplarla arkadaşlarını zor durumda bıraktı. Bir an önce toparlaması gerek. Dominquez, attığı harika golle izleyenlere şapka çıkarttı. Çok iyi oyuncu fakat hareketsiz oynadığından, Selim Teber'in de düşük performans göstermesiyle orta sahadaki direnç çok azalıyor. Ekigho ise sağ açıkta oynadı bugün. İki kişiyle mücadele edip attığı gol, görmeye değerdi. Bence en büyük hata oyundan alınmasıydı. Ekigho çıkınca Samsunspor iyice oyundan düştü. Oyuna sonradan giren yeni transferlerden Savaş Yılmaz ise yaptığı şık hareketlerle tribünleri heyecanlandırdı. Kumaşının iyi olduğu belli fakat topla çok oynamayı seviyor, haliyle sonunda topu kaybediyor. Dilaver Güçlü ise son dakikalarda girdi ve maalesef fazla izleme şansı bulamadık. 65-70 civarında girseydi Samsunspor'un son dakikalarda sıkıntı yaşamamasını sağlayabilirdi bence.

İlk hafta galibiyetle ayrıldık fakat az daha son dakikada berabere bitiyordu maç. Bu maçtan dersler çıkarmalı. Öncelikle ilk yarı ayrı bir Samsunspor ikinci yarı apayrı bir Samsunspor izledik. İlk yarı ayağa pas yapan oyunu kanatlara açan rakibe top göstermeyen bir Samsunspor varken ikinci yarı anlamsızca kapanan ve rakibi bekleyen bir Samsunspor vardı. Bu takım pas yapmayı bırakıp defanstan doldur-boşalt tarzı toplarla hücum yapmayı denerse vay haline! İlk yarıdaki gibi oynarsak eğer, evimizde kolay kolay puan vermeyiz. İkinci önemli konu yenilen iki golünde duran toplardan olması. Hafta için acil bu duruma çare bulunmalı.

Herşeye rağmen uzun bir aradan sonra Süper Lig'e üç puanla başlamak çok güzel. :)

Ahmet Can Denizci